Rüzgar enerjisi dünya genelinde düzelme yolunda

Rüzgar Enerjisi Sektörü Düzelme Yolunda: Türkiye’deki Durum ve Gelişmeler

Rüzgar enerjisi sektörü, 2022’de yaşanan düşüşün ardından toparlanmaya başladı. BloombergNEF’in yeni raporuna göre, geçen yıl, hem karada hem de denizde kurulan rüzgar enerjisi kapasitesinde yüzde 15’lik bir düşüş yaşandı. Bununla birlikte, son yıllarda rüzgar enerjisi endüstrisine yönelik olumlu gelişmeler de yaşandı. Türbinlerin maliyetlerindeki düşüş ve yenilenebilir enerji kullanımını artırmayı hedefleyen hükümet politikaları ile birlikte, rüzgar ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının küresel enerji sektöründe büyük bir paya sahip olması bekleniyor.

Türkiye de rüzgar enerjisi sektörünün büyümesinde önemli bir rol oynuyor. Türkiye’nin rüzgar enerjisi kapasitesi 2000’li yılların başından bu yana sürekli artış gösteriyor. 2021 itibarıyla Türkiye’nin toplam rüzgar enerjisi kurulu gücü 10.000 MW’ı aştı ve Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği tarafından yapılan değerlendirmelere göre, Avrupa’da rüzgar enerjisi kapasitesi açısından en hızlı büyüyen ülkeler arasında yer alıyor.

Türkiye’nin farklı bölgelerinde yaygınlaşan rüzgar enerjisi projeleri, özellikle Marmara, Ege ve Akdeniz bölgeleri yüksek rüzgar potansiyeli nedeniyle önemli rüzgar enerjisi yatırımlarını çekiyor. Türkiye ayrıca rüzgar türbinleri üretimi ve yerel tedarik zincirinin geliştirilmesi konusunda da ilerleme kaydetti.

Türkiye’de rüzgar enerjisi sektörünün büyümesine yönelik politikalar ve teşvikler de mevcut. Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM) ve Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) gibi düzenlemelerle, rüzgar enerjisi projelerine yönelik yatırımlar destekleniyor ve teşvik ediliyor. Özellikle YEKA projeleri kapsamında, Türkiye’nin rüzgar enerjisi hedeflerine ulaşması ve yerli türbin üretiminin geliştirilmesi amaçlanıyor.

Ancak, sektördeki hızlı büyüme ve artan talep, bazı zorlukları da beraberinde getiriyor. Örneğin, Türkiye’nin bazı bölgelerinde balıkçı toplulukları ve yerel kabileler, rüzgar çiftliklerinin kültürlerine ve çevreye nasıl etki edeceği konusunda endişelerini dile getiriyor. Ayrıca, Türkiye’nin bazı bölgelerinde tesis kurulumu için özel izinler gerekiyor ve bu da süreçleri zaman açısından geciktiriyor.

Rüzgar enerjisi sektörü, Türkiye’deki ve dünya genelindeki kısıtlamalara rağmen önemli bir büyüme potansiyeline sahip. Endüstri ve hükümetlerin, bu zorlukların üstesinden gelmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının küresel enerji sektöründe önemli bir paya sahip olmasını sağlaması gerekiyor.

Yorum yapın

tokat haberleri