Avrupa Birliği (AB), 2035 yılında yeni içten yanmalı motorlu araç satışlarını yasaklama planı yaparken, sentetik yakıtlar için bir istisna yapmayı kabul etti. AB bloku, geçtiğimiz cumartesi günü Almanya ile yaptığı anlaşma ile otomobil üreticilerine yalnızca iklim nötr yakıtlarla çalışan araçlar satma izni verdi. Bu anlaşma, Mart ayında Avrupa Parlamentosu’nun benimseyeceği yasağı desteklemeyeceğini açıklamasının ardından geldi.
Avrupa Yeşil Anlaşması’nın İcra Başkan Yardımcısı Frans Timmermans, cumartesi günü yaptığı Twitter paylaşımında, “Almanya ile arabalarda e-yakıtların gelecekteki kullanımı konusunda anlaşmaya vardık” şeklinde konuştu. Şimdi otomobiller için CO2 standartlarının kabul edilmesi üzerinde çalışacaklarını da ekledi.
Ancak, çevre örgütü Greenpeace anlaşmayı eleştirerek, “Bu tembel uzlaşma, ulaşımdaki iklim korumasını zayıflatıyor ve Avrupa’ya zarar veriyor” dedi. Ayrıca, sentetik yakıtların üretimi son derece enerji yoğun bir süreçtir. Doğrudan hava yakalama teknolojisi olmadan, e-yakıtlı otomobiller, geleneksel yanmalı motorlu araçlar kadar sera gazı emisyonu üretebilirler. Üretim ölçeğinde sentetik yakıt üreten hiçbir şirketin olmayışı da önemli bir nokta. Bu, e-yakıtların para tasarrufu sağlaması pek olası olmadığı anlamına gelir.
Avrupa’daki otomobil endüstrisi ve çevre politikaları açısından, sentetik yakıtların kabul görmesi, geleneksel otomotiv üreticileri için daha fazla geçiş süresi anlamına gelebilir ve elektrikli araçlara tam anlamıyla geçiş yapmaları için daha fazla zaman kazandırabilir. Bu durum, Avrupa’daki otomobil üreticilerine rekabet avantajı sağlayabilir ve küresel otomotiv pazarında paylarını artırabilir.
Sonuç olarak, sentetik yakıtların Avrupa’daki 2035 yılı hedefine dahil edilmesi, hem otomobil endüstrisi hem de enerji dönüşüm süreçleri için önemli etkiler yaratabilir. Bu teknolojinin gelecekteki gelişimi ve yaygınlaşması, Avrupa’nın iklim hedeflerine ulaşma ve sürdürülebilir bir enerji sistemi kurma konusundaki başarısını etkileyebilir.