BDDK, daha önce ötelediği ve bu yılın sonunda bitecek olan sorunlu kredilerin yasal takibe düşme süresini uzatan düzenlemeyi altı ay daha uzatmayı değerlendirme aşamasında.
BDDK, daha önce ötelediği ve bu yılın sonunda bitecek olan sorunlu kredilerin yasal takibe düşme süresini uzatan düzenlemeyi altı ay daha uzatmayı değerlendirme aşamasında.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), pandemi sürecinde yaşanan ekonomik krizde kredilerini ödemekte zorlanan kişiler için yeni bir öteleme planlamakta. Bu yıl sonunda bitecek olan daha önce uzatılan sorunlu kredilerin takibe atılma süresinin altı ay daha uzatılması için görüşülüyor.
Merkez Bankası (TCMB) Finansal İstikrar raporuna göre eylül sonu itibarıyla yakın izlemedeki kredi stoğu 360 milyar TL, takipteki krediler ise 150 milyar TL olarak gerçekleşmişti.
KREDİLERİN GEÇİŞ SÜRESİ ÖNCE DE UZATILMIŞTI
BDDK, Türkiye'de ilk vakanın çıktığı ay olan ve kısıtlamaların başlaması ile işletmelerin nakit akışında sorun yaşamaması adına, Mart ayında aldığı kararla, yıl sonuna kadar yakın izlemedeki sorunlu kredilerin geçiş süresini 30 günden 90 güne, takipteki kredilerin de geçiş süresini 90 günden 180 güne çıkarmıştı.
Son dönemde artan koronavirüs vakaları ve sonrasında restoran ve kafelerin kapatılmasından sokağa çıkma yasağına kadar alınan önlemlerin ardından, BDDK’nın sorunlu kredilerin takibe dönüşüm süresinin bir süre daha uzatılmasının gündemde olduğu belirtildi.
ARALIK AYINDA KARARA BAĞLANACAK
Bankacılık kaynakları, “BDDK’nın şu anda gündeminde, henüz netleşen bir durum yok ancak şu an konuşulan altı ay uzatmak. Zaten Aralık içinde karara bağlanması gerekiyor” derken BDDK konuyla ilgili bir yorum yapmadı.
Türk bankacılık sektöründe 2019 sonunda yüzde 5.4 olarak gerçekleşen takibe dönüşen kredi oranı, pandemi sürecinin ekonomiye etkilerini azaltmak için devreye alınan kredi genişlemesinin de etkisiyle gerileyerek ekim ayında yüzde 3.97’ye kadar inmişti. Kredi stoklarında büyümenin yavaşlaması ile birlikte takipteki kredilerin 2021 ilk çeyreğinden itibaren artış beklenmekte.
Türkiye ekonomisinde 2018’deki kur krizinin ardından şirketlere verilen yüksek hacimli döviz kredileri başta olmak üzere pek çok kredinin geri ödemeleri aksamaya başladı. Kredilerdeki bozulmaların bankalara ve şirketlere olan yükünü azaltmak için çeşitli adımlar atılsa da bu yeterli olamadı.
Keşfetmeye Devam Edin: İlgili Bağlantıları Kullanın